Çİ ~ Akilah Azra Kohen

"Varoluşu deneyimlemenin milyonlarca yolu var,sen bunu seçtin,seçimin için toplumun seni yargılamasına izin verme."

Hayatta ön yargıdan en uzak olduğum şey kitaplardı.Yazarın ne siyasi görüşü,ne inancı,ne popülerliği elime bir kitap almama veya kitabı okumamama sebep olmadı.Buna çok satanlar veya az satan kitaplarda dahil.

Genel çevremin,daha doğrusu "eleştirmeyi çok seven insanların" çok satan kitaplara karşı bir ön yargısı olduğu aşikar.
Fi ve ardından gelen Çi bu kategoriye ait oldu.Okuyucu kitlesi fazlaydı ve seri kitap olmasından kaynaklı bağımlı bir kitle yarattı.

Bu serinin okuyucularını yüzeysel ve derinsel okuyanlar olarak ikiye ayırabiliriz.Yüzeysel okuyanlar için sürükleyici bir roman,derinine inenler için ise bir keşif.

Azra Kohen "Bu kitap herkes için yazılmadı." diyerek mesajını zaten önceden veriyor...

Hele ki bu kitaba bazı şeyleri sorguladığınız bir anda başladıysanız mucize.

Fi başlangıç Çi hayat.
Fi yarım kalmışlık Çi tamamlayan parça.



"Fi güzelliğin lanetlendiği, zekânın yağmalandığı, iyinin kurban edildiği ve kasaba kurnazlığıyla yönetilen bu gezegende, içine doğduğumuz bu kutsal hayatı kutlamak için yazılmıştır. Kendi potansiyelini keşfetme cesareti gösterebilmiş gerçek kişilere, çatlama cesareti gösterebilmiş tohumlara adanmıştır.





Hayatı değil sistemi yaşadığımızı farkedenler,harekete geçmek için işaret bekleyenler,umursamayanlara karşı umursayanlar,hissedemeyenlere karşı hissedenler adına ve kendi tekamülunde kaybolmuşlar için yazılmış,dengeye adanmıştır.Hayat harekete geçiren herkesi varması gereken yere götürür."




Deniz,Duru,Can Manay,Özge ve nicesi...

Ana hatlarıyla bu dört karakter yönlendirmiş romanı.
Hayatın tabularını egolarından oluşturan Can Manaylar,kendi yeteneği altında ezilen Denizler,kendini bulma yolunda karanlığa giden Durular ve asla pes etmeyen,düzenin çarkını değiştirebileceğine inanan Özgeler...
Hepsi biraz içimizde,biraz gözümüzle gördüklerimizdeydi.

Sen,sen olabilimek için var oldun.

Zaman geçtikçe,hayat yaşanması zorunlu bir düzene döndükçe insan kendinden daha fazla uzaklaşıyordu.
Teknoloji ilerliyor,ideolojiler çirkinleşiyor,kutuplaşmalar çoğalıyordu.
Gücü elinde bulunduranlar bizi kukla gibi oynatmaya çalışırken,insan nasıl uzaklaşmasın kendinden?

Yazarın bu seriyi oluşturmasındaki çıkış yeri belki benimle aynıydı,belki değildi.Fakat Azra Kohen ile uzlaştığım yer aynıydı.


Hayat seni sen yapmak için ne gerekiyorsa yapmaya hazırdı.

Yaşadığımızda aldığımız her darbe aslında bizi tamamlayan,eksik parçalarımızdı.Acının insanla buluşması,bilgiydi.
Düzensizlikten sıyrılmanın tek yolu kendimizi bulmaktan geçiyordu.
Yazarın dediği gibi;hayat hepimizden daha akıllıydı.
Ve hayat felsefemi sadece şu cümlelerden bile yola çıkarak aydınlatabilir ve ona göre yaşayabilirdim.

"İyi olmak aslında sadece bir detaymış.Ne deneyimlenmiş olursa olsun,yaşadığı kötülüğe rağmen insanın kendini iyiye çevirecek gücü olmasındaymış tüm mesele.

Güç birinden üstün gelmek yada istediğinde biririnin canınıaalmak değil,biri senin canını aldığında bile kötüleşmemek,canavara dönüşmemektir.Sana vurana el kaldırmamak,sana vurana el kaldırmaktan çok daha zordur.Asıl,doğruda durmak güç ister."

Share:

0 yorum